Çocuklarda Katılma Nöbeti Nedenleri ve Tipleri Nelerdir ?

Çocuklarda Katılma Nöbeti Nedenleri ve Tipleri Nelerdir ?

Çocuklarda Katılma Nöbeti Nasıl Olur ?

Katılma nöbeti çocukların ortalama olarak % 5 oranında görülebilen bir sağlık durumudur. Nöbetler kendi aralarında klinik olarak pallid (soluk) yada siyanotik (morarmalı) olarak iki farklı şekilde gerçekleşir. Katılma nöbetleri genel olarak 6 ile 6 yaş arasında olan çocuklarda görülür ve yaşanan nöbetlerin sıklığı oldukça değişkendir. Katılma nöbetlerinin sıklığı baz alındığın günde birkaç kez veya 3 ile 4 ayda bir şeklinde olabilmesi mümkündür. Aynı aile içerisinde birden fazla bireyde katılma nöbeti öyküsü olabilir. Katılma nöbetlerini bazı durumlarda epilepsi yani sara hastalığı nöbetlerinden ayırmak oldukça zor olabilir. Katılma nöbetleri siyanotik (morarmalı) katılma nöbeti ve pallid (solgun) katılma nöbeti olarak değerlendirilir. Katılma nöbeti yaşayan çocukların ailesin % 20 % 25 oralarında katılma nöbeti öyküsü bulunmaktadır. Korku, acı, kızgınlık gibi ani uyarılar ile katılma nöbetleri geçirilebilir.

Pallid Katılma Nöbeti Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi Nasıl Yapılır ?

Çocuklarda pallid katılma nöbeti nedenleri nelerdir : Çoğunluk olarak küçük yaralanmalar, elin kapıya sıkışması, kan alınması işlemi, koşarken düşme gibi acı verici olan durumlar sonrası gelişen bir nöbet tipidir.

Çocuklarda pallid katılma nöbeti belirtileri nelerdir : Yaşanılan acı sonrasında çocuk kısa süreli bir çığlık atar, belirgin bir şekilde hipotoni olur, gevşer ve sonra yere yığılır, rengi solar ve sonra bilincini yitirir. Bu durum tam olarak vagal yanıt sebebi ile ani olarak gelişen bradikardidir. Yaşanan katılma nöbeti atakları genel olarak 60 saniyeden daha kısa sürer, çocuk uyandığı zaman yorgun haldedir ve hemen dinlenmek ister. Kansızlık sorunu olan çocuklarda ise pallid katılma nöbetinin şiddeti çok daha yoğun olur.

Çocuklarda pallit katılma nöbeti tedavisi nedir : Pallid tipi katılma nöbetleri bulunan çocuk için genel olarak herhangi bir tedavi gereksinimi olmaz. Bu çocuklar yaşadıkları ataklar dışında oldukça sağlıklıdır, zekaları normaldir ve durumun seyri son derece iyidir.

Siyanotik Katılma Nöbeti Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi Nasıl Yapılır ?

Çocuklarda siyanotik katılma nöbeti nedenleri  nelerdir : Çocuklarda katılma nöbetlerinin % 65 gibi bir oranı siyanotik (morarmalı) tiptedir. Çocuklarda nöbetlerin nadir olarak yeni doğan döneminde başladığı hakkında veriler olsa da, genel olarak 6’ıncı aydan sonra ortaya çıkmaya başlar. Siyanotik tipte olan katılma nöbetlerini genelde uyaran bir etken vardır. Çocuklarda Siyanotik katılma nöbetlerini tetikleyen faktörler arasında kızgınlık, acı, korku gibi nedenler vardır.

Çocuklarda siyanotik katılma nöbeti belirtileri nelerdir : Çocuğun ağlaması vesoluk verme (ekspirasyon) esnasında apne nöbeti ile kesilir. Çocuğun ağzı nöbet sırasında açıktır ve deri rengi hızla değişmeye başlar. Bu yaşanan dönem nefes alma (inspirasyon) ile sonlanabilmesi mümkün olacağı gibi siyanoz (morarma) daha da derinleşerek ikincil oksijen yetmezliği bu duruma eklenebilmesi mümkündür, tonus kaybı ve nadir olarak miyoklonik atımlar da bu yaşanan duruma eşlik edebilir. Kısa süreli  olası şekilde olayın şiddetine bağlı olarak nöbet sonrası bilinç bulanıklığı yaşanabilir. Şiddetli yaşanan ataklarda aşırı gerilim, çocuğun duruşunda yay şekli gibi olması kadar şiddetli kasılma gelişebilir.

Siyanotik katılma nöbeti geçiren çocuk için ilk yardım yöntemleri nelerdir : Çocuklarda Siyanotik katılma nöbeti esnasında aspirasyon (soluk borusuna yabancı cisim kaçağını) ve aynı zaman da kafa travmasını önlemek için mutlaka yan yatırılmalıdır. Nöbet sebebi ile serebral kan akımı azalacağından dolayı çocuk dik pozisyonda kucağa alınmalıdır.

Çocuklarda siyanotik katılma nöbeti tedavisi nelerdir : Çocuklarda yaşanan bu durum için aile bireylerine psikolojik destek verilmesi son derece faydalı olur. Çocukta eğer kansızlık söz konusu ise demir eksikliği  tedavi edilmesi gerekebilir. Antiepileptik olan ilaçların katılma nöbeti tedavisinde herhangi bir gereği yoktur. Çok şiddetli olan olgularda ve şiddetli ataklar yaşayan çocuklarda gerekli farklı tedaviler uygulanabilmesi mümkündür.