Çölyak Hastalığı Nedir ve Belirtileri Nelerdir ?
Ortalama olarak her 140 kişide bir görülen, yetişkinlerde, çocuklarda görülen Çölyak hastalığına, genel olarak da kadınlarda rastlanıyor. Çölyak hastalığı, ince bağırsağın gluten adı verilen proteine karşı, ömür boyunca süren ve aynı zaman da kronikleşen alerji ve hassasiyet durumuna verilen isimdir.
Çölyak Bir Tür OTOIMMÜN Hastalıktır
İnsanlarda savunma sistemlerinin asıl görevi, enfeksiyonlar ile savaşmak olduğunu belirten uzmanlar, otoimmün sistemi hakkında detayları hakkında açıklamalarına bakıldığında : Savunma sisteminin görevi, yediklerimiz içtiklerimiz, çevremizden maruz kaldığımız şeyler için de tolerans geliştirmek, vücudumuzun aşırı olarak vereceği tepkilerinden korumaktır. Çölyak hastalığı, ince bağırsağınızın gluten adlı proteine karşı, ömür boyu sürecek olan ve aynı zamanda kronikleşen alerji ve hassasiyet durumudur. Çölyak hastalığında genel olarak buğday, arpa ve çavdarda bulunan glüten proteinine karşı aşırı tepki verme ve glüteni tolere edememesi gibi bir durumu vardır. Vücutta alınan gıdalar, ince bağırsak içerisinde bileşenlere ayrıştırılması sağlanarak bağırsak mukozası adı verilen yerin üzerinden kana karışır. Bedenimizin yeteri kadar gıda alabilmesi, ince bağırsak içerisinde bulunan çok sayıda VİLLUS çıkıntıları olarak adlandırılan kıvrımlar tarafından sağlanmaktadır. Çölyak Hastası olan bireyler gluten içerikli yiyecekler tükettikleri zaman bağırsak mukozasında oluşan alerji sebebiyle villus çıkıntıları ve kıvrımları tahrip olur azalır ve küçülmeye başlarlar. Bu durumda bağırsağın yüzölçümü giderek azalır ve alınan gıdalar zamanla emilemez duruma gelir. Sonuç olarak beslenme yetersizliği ve bunun arkasından da hastalık belirtileri ortaya çıkmaya başlar.
Çölyak Hastalığı Sinsi Olarak Gelişebilir
Çölyak hastalığı olan bireylerde bazen bulguların, bazı durumlarda sinsi seyredebildiğini ve bu esnada araya giren enfeksiyonlar, doğum, stres, gebelik, ameliyat gibi sebeplerle tetiklenebileceğini söyleyen uzmanlar ; Çölyak hastalığına dair bulguların daha çok sindirim sistemi bulguları üzerinden yapılabiliyor, bu bulgulara bakıldığında ise kusma, bulantı, karın ağrısı, kronik ishal, karında şişlik, kabızlık, kakanın çok pis kokulu ve yağlı olması ve aşırı gazlı olma. Çocuklarda ise özellikle besinlerin yeterince emilememesi nedeni ile yetersiz beslenme bulguları olarak ortaya çıkabilir ve bulgulara bakıldığında ; büyümenin yavaş olması ve boy kısalığı, büyüme ve gelişme geriliği, kilo kaybetme, pubertenin gecikmesi, huzursuzluk ve mood değişikliği, dişlerde kalıcı mine tabakasında lekeler şeklinde görülür. Diğer sistem bulgularına bakıldığında ise demir, kansızlık, folik asit ve B12 eksikliği, depresyon ve anksiyete, eklem ve kemik ağrısı, ciltle kaşıntılı bazen içi su toplayan döküntüler, ağız içinde tekrar eden yaralar, halsizlik, yorgunluk, tekrar eden düşükler, infertilite, adet düzensizlikleri, ellerde ve ayaklarda uyuşma ve güçsüzlük, sara nöbetleri, kemik erimesi, osteoporoz ve baş ağrısı görülmektedir.
YORUM GÖNDER