Türkiye ile Almanya Arasındaki Ekonomik İlişkiler Nelerdir?

Birinci Dünya savaşından bu tarafa Almanya ile her zaman yakın ilişkilerimiz olmuştur. Onlar kaybettiler diye bizim de kayıp sayıldığımız savaşlardan günümüze kadar gelen ve işçi nakli ile çok önemli bir hal alan bu yapı bu yıl içerisinde siyasi anlamda yaşanan gerilim ile neredeyse kopma noktasına geldi. Bu durum Almanya açısından ve bizim açımızdan bakıldığında farklı sonuçlar ortaya çıkarıyor. Siyasi kriz giderek zor bir duruma doğru ilerlerken bu durumdan en çok etkilenecek olan noktalardan birisi de iki ülke arasında ki ticari ilişkiler olacaktır. Gerçekten bu kadar yakın bir ilişkisi olan iki ülke birbirlerine ne kadar etkileyecektir birlikte bakalım.

Ekonomik Anlamda Birliktelik

1. Ülke genelinde ihracatımızın büyük bölümü Avrupa Birliği ülkelerine yapılmaktadır. Bu ülkeler arasında ise ilk sırada Almanya yer almaktadır. 2016 yılı verilerine bakıldığında dış ticaretimizde ithalatımızın %10’lık kısmı ya da 14 milyar dolar gibi bir potansiyele sahiptir. Bu Almanya’yı ticari anlamda bizim için çok önemli bir konuma getiriyor. Tabi bu durumun bir de Almanya tarafı olduğunun altını çizmeliyiz.
2. İhracat açısından bu ülke olan ilişkimize baktık şimdi de ithalat açısından ekonomik ilişkimize bir göz gezdirelim. Ülke ihracatımızda Almanya, Çin’in ardından ikinci sırada yer alıyor. Yıl boyunca ülke olarak Almanya’dan 21.5 milyar dolar ithalat yapıyoruz. Bu rakam her yıl yükselmeye devam ediyor. Bu ülke ithalatımızın %10’luk kısmını oluşturuyor. Verilere bakıldığında bizim için ne kadar önemli bir ülke olduklarını görebiliriz.
3. Bu durumlara bir de Almanya tarafından bakmamız gerekiyor. Dünyanın en iyi ekonomik yapılarından birisine sahip olan Ülkenin ekonomisi içerisin de ne kadar yere sahibiz. Ülke ihracatında 1,8, ithalatında ise 1,6’lık yüzde bazında bir paya sahibiz. Bu rakamlar ülkemiz ekonomisinin ve Almanya ekonomisin büyüklükleri hakkında bilgi veriyoruz. Almanya dış ticareti içerisinde sadece 13. Sırada olan bir ülkeyiz. Bizim için büyük onlar için küçük bir ekonomik sorun teşkil ettiğini söyleyebiliriz.
4. Ülkemiz özellikle ihracatta ilk sırada otomotivi tercih ediyor. Sadece 2017’in ilk yarsısında 14 milyar dolarlık otomotiv satışı yapıldı. Bu rakamın %15’i Almanya ile gerçekleştir. Bu süreç içerisinde toplam ihracatımızın 76 milyar doların üzerinde olduğunu görebilirsek bu rakamın ne kadar yüksek olduğunun bizde farkına varabiliriz. Dünyanın en büyük otomotiv üreticisi olan ülkelerinden olan Almanya’nın yerine başka bir ülke koymamız gerekiyor. Mercedes ve Volkswagen gibi markaların ülkemizde ne kadar değer görüldüklerini hepimiz biliyoruz.

1. Doğrudan sermaye girişi açısından da ülkemiz ile Almanya arasında ki ilişkilere göz atmalıyız. Ekonomi bakanlığının bu konuda net verileri bulunuyor. Yapılan açıklama da son 5 yıl içerisinde ülkemize 48 milyar dolar bir giriş yaşandı. Bu yatırımın içerisinde sadece 4 milyar doları alman şirketlerinden geldi. Yani doğrudan sermayenin %8’lik kısmını bu ülke karşıladı diyebiliriz. Bu küçük gibi görünse de çok önemli bir rakam olduğunun altını çizmemiz gerekiyor.
2. Bacasız fabrika olarak kabul edilen turizm sektörü de gerilen ilişkiler nedeniyle önemli ölçü de sekteye uğradı diyebiliriz. Her yıl ülkemize Almanya’dan 5 milyonun üzerinde turist geliyordu. Ancak son yıllarda gelişen ilişkilerin neticesinde bu rakam 4 milyonun altına düştü. 2017 yılında bu rakamın daha düşebileceğini söyleyebiliriz. Turizm’in ekonomiye katkısı 30 milyar doların üzerinde olduğu göz önüne alınırsa bu çok büyük bir değer kaybı yaşanmasına neden olacaktır. İlişkiler gerildikçe zarar görmeye devam eden bir ekonomiye sahip olacağız.